Sıradan insan için dua etmek ve vicdani rahatlık en temel ihtiyaçtır. Bu yüzden genelde inanmaya ve korunmaya daha çok ihtiyaç duyar. Çünkü güçsüz olduğunu hissedecek daha çok şey yaşar hayatında diğerlerine göre.
Aydın kesim ise dağarcığına bilgi doldurdukça diğer insanları cahil ve hor görmeye, kendi düşüncelerinin tek ve vazgeçilmez doğru olduğunu kabullenmeye meyillidir genelde. Onlara göre bir Yaratıcının var ve sonsuz güçte oluşu saçma ancak evrenin her an ve her durumda zar atıyor olması mantıklıdır.
Siyasetçi herkesçe malum. Büyük bir topluluğu peşinizden sürüklemenin en kolay ve hızlı yolu dini kullanmaktır. Tarihte bunun sayısız örneği olduğu gibi halen geçerli bir argüman olarak devam ettiğini görmek mümkündür.
Sonuç olarak sıradanlar inanmayı, aydınlar bilgiyi, siyasetçiler iktidar ve parayı hiçbir şeye değişmez.