Bir bir yerleştiririz, sen bu tarafa, sen şu tarafa.
Bir türlü asıl fark ortaya çıkmaz derine indikçe ayrıntılar.
Biraz o ağır gelir biraz bu.
Sonra basit bakabilmek için ana fikre; ufak tefek dengeleyicileri başlarız silmeye, sevgi için yokluk, korku için varlık gereksiz ya ne de olsa.
Hesabın hesabını hesaplamak bile hesaplıca.
En sonunda fazla zeki olmanın yan etkisi olsa gerek mutlak yanlışa çıkar mantık istemesen de.
Dersin ki; önemi yok hiç bir şeyin.
Unuturuz yazık ki dostum bütünü oluşturan eşsiz minik güzellikleri ve aslında sadece doğru olmalı diye istiyor olmamızın bile başta bu engin hesabı tümüyle gereksiz kıldığını.
Sen sensin, ben de ben.
Bu yüzden iki kefesi ile gereklidir terazi; sırf doldurup boşaltmak için bizliği.
Ve bu mantıktır mantığı yenen.
Terazinin kefeleri
25 Kasım 2017